17 Mayıs 2008

"Anniy Buyda U-u-böcei"

Evet, ben bir "u-u-böcei (uğurböceği) hayranı oldum. Minik tarağımın ucundaki uğurböceğine her sabah günaydın, her akşam da iyi geceler demeye başlayınca farkına vardım ki bu çok tatlı bir "böçhek" yahu. Artık yatarken bile onunlayım, bazen elimden bırakmayınca yuvaya bile getirmek zorunda kalıyor annem onu. Sonra artık ben öyle yanlız uyumaktansa, "tintin" köpeğim ve "kuju"mla (kuzu) uyumayı daha çok seviyorum. Mevsim yaz da olsa "Santa" da partiye katılıyor bazen ve çok keyifleniyorum uyku öncesi. Hep beraber çok güzel uyuyoruz.

Bugün annemle PetSmart'daydık. Balıklara ve tavşanlara bayıldım. Bütün kedilere "Beto" (Casper), bütün köpeklere de "Elly" diye seslendim. Elly'e top aldık, "ma-i" renkli. Çok sevinecek.

Yarın 19 Mayıs pikniğine gidiyorum, Isabelle le. Annemi, Gülbin teyze ile telefonda bunu konuşurken duyduğumdan beri "Isabellllllee" diye sayıklıyorum. Bir an önce yarın olsa da onunla oynasam. Bir diğer aşkım da "Faith". Nana bize Faith le gelince kendimizden geçiyoruz. Ben ona Türkçe kelimeler öğretirken (elma, süt, top), o da bana İngilizce öğretiyor. Ondan duyduğumdan beri anneme bir şey uzatırken "Here you go, Mommy" diyorum. Sonra artık "a-lu-la" (I love you) demeyi de öğrendim, annem bu gidişle çok erken yaşta çapkın olup çıkacağımdan şüpheleniyor.

Anniy geçen ay bir haftalığına İstanbul'daydi. Babamla erkek erkeğe çok güzel zaman geçirdim, ama anneannemi de çok düşündüm. Anneannem de kalbini dedem gibi yeniledi. Artık ikisini de iyice koşturabileceğim peşimde. Geçmiş olsun anneannecim!